Enerji ekip hareket biçtiğimiz, niyet ekip fayda ya da zarar biçtiğimiz bereketli ve sadece bize ait kocaman bir tarla. Peki, nasıl işler bu Karma?

Pek çok defa danışanlarımın bu kavramdan korkmakta olduklarını gördüm. Sıklıkla yaptıkları hataların bir noktada kendilerine aynı şekilde geri dönecek olduğundan korkuyorlar. Hemen söylemek istiyorum hata yapmaya hakkımız var. Hatalar olmadan öğrenmemiz mümkün değil. Konu, hata olarak değerlendirdiğimiz hareketin özünde hangi enerjinin olduğu. Karma bizlerin sosyal hayatlarımızın düzenini, tabularımızı, aile yapılarımızı, maddi kaygılarımızı vs önemsemez. Karmanın ilgi alanı sizin niyetinizdir. Eski sevgilinizi başka birine âşık olduğunuz için terk etmiş olmanız, bu yeni ilişkinizde sizin de aynı aldatılmaya maruz kalacak olduğunuzu göstermez. Karma sizin ilişkilerinizdeki dengeyle değil, bu davranışlarınızın altındaki ana dinamikler ile ilgilenir. Buradaki ana enerjiniz bencillik ise bu bencillik size geri dönecek demektir. Ta ki siz bencil olmamayı öğreninceye kadar.

Çok kısa olarak net bir, etkiye tepki yasasıdır Karma. Sanskritçede yani Hindistan halkının öz dilinde “hareket” anlamını taşıyan Karma, tam olarak Evren ile aramızdaki alış-verişi tanımlar. Bir saniye, düzeltmek istiyorum; alış-veriş değil, veriş-alış demek çok daha doğru.

Hayata karşı gösterdiğiniz enerjinin, kişilere vurup, olaylara vurup, çevrede dolaşıp doğrudan size geri dönmesi yasasıdır Karma. Burada şundan emin olmamız gerekiyor, düşüncelerin ve niyetlerin enerjileri hiç bir yere gitmiyor. Bir noktada sizden çıktıktan sonra dönüp dolaşıp, biraz hava alıp ait oldukları yere geri dönüyorlar. Yani size. Onları sizin ürettiğinizi unutmayalım. Şimdi bu durum sizi korkutmasın lütfen. Elbette ki bir kişi ile ilgili konuşurken sinirle söylediğimiz bir iki kelimenin üzerinize yapışmasından bahsetmiyorum. Gerçek niyetler ve odaklanılmış büyütülmüş istek ve düşüncelerden bahsediyorum. Örneğin bir kişiye karşı olan nefretinizi uzun süre içinizde tutar ve her fırsatta tekrarlarsanız, bu nefret enerjisinin bir noktada size geri gelecek olduğunu bilmeniz ve bu sorumluluğu almanız gerekir. Ancak bu da demek değil ki siz birinden nefret ettiniz diye herkes de sizden nefret edecek, Hayır. Bu şu demek, örneğin, uzun süre nefret gibi yıkıcı ve olumsuz bir duygu taşıdınız ve her fırsatta da bunu dile getirdiniz, hissettiniz ve ruhunuzu bu duygudan kurtarmak yerine bu duyguyu besleyip büyüttünüz. Zaman içinde bu duygu size geri dönecektir; yine nefret olarak. Geri döndüğünde kendinizi sevgiye kapalı ve depresif hissedersiniz. Çevrenizdekiler sizden nefret ettikleri için değil sizin nefretiniz büyüdüğü için sizden uzak kalmak isterler. İçinizden başka bir kişi için çıkan bu olumsuz enerji sonunda sadece sizi negatif etkiler. İlahi adalet yasası tamamen kişisel çalışan bir enerjidir. Burada bana sorabilirsiniz, “beni aldattı gitti ve ben ondan nefret ediyorum. Ancak sonuçta yine neden ben acı çekiyorum?” … İki taraflı düşünelim, siz, sizin beslediğiniz nefreti kendinize geri çektiğiniz gibi karşı taraf da kendi ürettiği bencilliğini kendisine çekecek. Bu adalet sistemi tamamen kişisel niyetler üzerinden ilerliyor. Bu nedenle sıklıkla karşı tarafın sizi mutsuz etmesine rağmen nasıl hala mutlu olduğunu sorguluyorsunuz. Ancak bilmediğiniz bir durum var ki o kişinin de kendi karmasının temizlenmesi için yüzleşmeleri olduğu ancak sizden farklı enerjilerle yaşamakta olduğudur. Bu durumu sadece ödeşmek noktasında değerlendirmeyelim isterseniz gelin pozitif enerjileri de çağıralım. Sevgi, dua, saygı, aşk, adalet, merhamet gibi, negatif olanlardan daha güçlü olan enerjiler de olduğu gibi size geri dönecektir. Aşk ile hareket ettiyseniz, yani hareketinizdeki ana dinamik ve niyet aşk ise bilin ki daha çok aşk bulacaksınız. Merhamet ise daha çok merhamet…

Karma felsefesi çok sert gibi görünen dört büyük yasa ile temellendirilmiştir. Ektiğini biçme (Büyük Yasa), Yaratım, Büyüme ve Sorumluluk. Tamamen gelişim için ve olumlu enerjiyi hayatımıza dahil edebilmek adına oluşturulmuş olan bu felsefe, zenginken daha zengin olmayı, aşıkken daha çok bağlılık görmeyi, şanslıyken daha da çok şanslı olmayı getirir. Evrenin size verecekleri sınırlı değildir. Sonsuz nimete sahip olabilirsiniz. Asla bitmez ve bitmek zorunda da değildir. Tek yapmamız gereken bu alış-veriş içinde bencil olmamak. Vermeden almak mümkün değil. Verdiğinizin de mislini alma şansımız var. Karma yasalarını önemsiyorum, ilgilendiğinizi bildiğim için bu dört ana yasayı tek tek açıklamaya çalışacağım. Şimdilik Büyük Yasa. Bir sonraki Yaratım Yasası olacak…

Işıkla kalın.