Ve bu olumsuz enerjiler enerjisel bedenimizin içindeki çakra dediğimiz büyük çarkların aralarına girip dönmelerini etkileyebiliyorlar… Eh bu durumda da rahatsızlık kalıcı ve kronik hale gelebiliyor.
Peki, bu hastalıkların hangi noktalarda biriktiklerine ve buna bağlı olarak da hissettiğimiz ağrının ya da sıkıntının bedenimizdeki hangi duygusal nokta ile bağlantılı olduğunu biliyor muyuz? Mesela hemoroit rahatsızlığı çekerken aslında geleceğe güvenle bakamadığımız için bu sıkıntıyı çektiğimizin farkında mıyız? Ya da migren ağrısı sırasında aslında ihtiyacımız olan tek şeyin aşk olduğunun? Daha önce çakra yerlerini yazmıştım kısa kısa. Şimdi de bu çakraların hangi fiziksel durumları etkilediğini ve bir fiziksel sorunun hangi duygusal nedenden ötürü oluştuğuna bir bakalım istiyorum. Bu ve geçmişteki diğer çakra yazım, özellikle şifa çalışması yapan ya da yaptırmak isteyen danışanlarım için başucu bilgisi olacak bence. Eğitimsiz bile olsanız, örneğin nefes darlığı hissettiğiniz anda neye kızgın olduğunuzu düşünerek ve evrenden o kızgınlığınızı yumuşatmasını isteyerek şifayı alabilirsiniz.
KÖK: Sağlıklı çalıştığında, güvenli, dengeli, üretici, yaratıcı ve aile kavramına odaklı bir duruşumuz oluyor. Omurgamız dik, kadınlar için düzenli regl dönemleri olan, sık hastalanmayan bir bedene sahip oluyoruz.
Sağlıksız olduğunda, bağışıklık sistemi zayıflıyor ve enfeksiyon riski artıyor. Kabızlık, vücut ısısında ani değişimler, kansızlık gibi sıkıntılarla karşılaşabiliyoruz. Peki ya ruhumuzdaki yansımaları nasıl oluyor; öfkeleniyoruz. Güvensiz ve yalnız, kimsesiz hissediyoruz. Sağlıklı olması ve doğru çalışması gereken en önemli çakramız burası. Özellikle hemoroit konusunda uyarmak istiyorum. Doğrudan güvensizlik ile ilgili olan bu sorun bu çakranın dengelenmesi ile tamamen yok olmasa da sağlığı ve hayatı tehdit etmez hale gelebiliyor.
Bu sıkıntılardan birisini gözlemliyorsanız eğer, hemen neden ötürü güvensiz ve kızgın hissettiğinizi bir düşünün. Belki başarısız olunan bir sınavdan sonra kendinize inancınızı yitirdiniz, belki de sizi terk eden sevgiliniz nedeniyle aşka sinirlisiniz. İşte bu durumlarda sorunun kendisine inebilmek ve orada gerekli olumlamaya odaklanmak gerekiyor. Buradaki en büyük olumlama “güvendeyim ve akışa teslim oluyorum. Her şey olması gerektiği gün, saat ve dakikada oldu, oluyor ve olacak” tır. Kolay değil biliyorum, ama bu cümleyi inansanız da inanmasanız da kulaklarınızın duymasını ve beyninizi algılamasını sağlayın lütfen. Zihninize bu cümleyi gönderin.
SAKRAL: Sağlıklı olduğunda heyecanlı, motive, ilişkilerde yapıcı ve korkudan uzak bir duruşumuz oluyor. Hemen yazmak istiyorum ki bu çakra para enerjisi ile en çok bağlantısı olan çakradır. Yani para akışı ile ilgili şifa çalışması yapılıyorsa bu çakranın şifalanması ve enerjiyi alması beklenir.
Sağlıksız olduğunda, özellikle cinsel organlarda ya da rahim içinde sıkıntılar başlayabiliyor. Kas spazmları, böbrekler, sırt ağrıları gibi etkiler olabiliyor. Duygusal olarak ise korkularımız ve kaygılarımız artıyor, özgüven eksikliği hissediyoruz ve şüphelerim izin yükseldiğini fark ediyoruz. Burası doğrudan duygusal yapımızı etkileyen ve bizi biz yapan değerlerin korunması ile ilişkili olduğundan özellikle çalışılması gereken bir nokta olduğunu düşünüyorum.
Sakral çakra arzuları da yönettiği için özellikle cinsellik ile ilgili herhangi bir şekilde içinizde bir sıkıntı hissediyorsanız bu nokta en çok olumlama ile şifalandırmanız gereken yerdir. Olumlaması daha çok “ben değerliyim” şeklinde ilerlemeli.
SOLAR PLEKSUS: Sindirim…. Bunun yanında karaciğer ve dalak da etki altında. Bu çakra her ne kadar burada konumlansa da kök çakranın dişlere ve başa etki ettiği gibi burası da gözlere de etki ediyor. Pankreas ve ince bağırsak da etki altında burada. Sağlıklı olduğunda fiziki olarak düzenli bir tuvalet rutinimiz oluyor ve kabızlık ya da ishal yaşamıyoruz. Hatta birçok insan için dakikası dakikasına düzenli oluyor. Duygusal olarak ise, bağımsızlık hissimiz gelişiyor. Neşeli ve dışa dönük oluyoruz. Özellikle kendimize olan saygımız bu çakra tarafından besleniyor.
Sağlıksız olduğunda, en önemlisi alerjiler ve şeker hastalığı baş gösteriyor. Sindirim ve sinir sistemimizde aşırı stres hissediyoruz. Reddedilme korkusu ve en önemlisi aşırı eleştirel oluyoruz. Bunun yanında eleştirilmekten yana olan korkularımız da bu noktaya bağlı olduğu için, yüksek hassasiyet hissedebiliyoruz bu konuda. Kontrol etme ihtiyacı hissediyoruz ve bu da bizi biraz kaygılı bir sevgili yapabiliyor. Aman dikkat diyorum.
Aslında sindirim diyerek bu çakra ile ilgili hem fiziki hem de duygusal bir tanımlama yapmış oluyoruz. Yenilen bir gıdayı sindirmek ile söylenen ya da yaşanan bir durumu sindirmek aynı şey bedenimiz için. Duymaktan hoşlanmadığınız sözler yüzünden ağrıyan kulaklarınız ya da söyleyemediklerinizden dolayı sürekli şişen boğazınız gibi, mide ve bağırsaklar da içeri alınan enerjiyi sindirip boşaltıma göndermekte sıkıntı yaşıyor. Ya bırakmak istemiyor ya da bir an önce tamamen kurtulmak istiyor. Bağırsak sorununuz olduğu noktada burada aslında neyi kabul etmeyi reddettiğinize, neyi hazmedemediğinize ya da neyden ötürü bağımlı hissetmekte olduğunuza bir bakın. Eğer eski sevilinizin aldığı o çay fincanını hala kullanıyorsanız, onu hemen atın ya da birine verin. ‘’Özgürüm’’ diyerek olumlama yapıyoruz.
Özellikle birçoğunuz için bu iki noktanın şifalanmasının hayatınızda köklü ve olumlu yenilikler yaratacak olduğunu biliyorum. Olumlamalara devam edelim ve Işık’la kalalım.